Pandemi mücadelemizde en zor günleri yaşıyoruz. Covit-19 pozitif sayılarını bilmemekle beraber Bakanlığımız verilerine göre hasta sayıları ve ölüm sayılarında rekorlar kırıyoruz. Bazı kamu görevlileri ölüm sayısının çok daha fazla olduğu iddiasında bulunuyor.  Aile hekimliği çalışanları olarak biz de görüyoruz ki; izlediğimiz, takip ettiğimiz, hasta ve temaslı sayılarında büyük artış var. En başından beri pozitif hastaların sayısını bilmiyoruz.  Yaptığımız test sayısına göre pozitif vakaların oranını hala net olarak bilmiyoruz. Ancak tecrübemiz, Covit-19 mücadelesinde başarısız olarak gördüğümüz ülkelerden farkımız olmadığı kanaati oluşturuyor.

En yoğun pandemi sürecini yaşadığımız bu günlerde; Sayın Bakan ve Bilim Kurulu Üyeleri maske takın, mesafenizi koruyun,  bunu yapmıyorsunuz deyip halkı eleştirmekten öte, sorumluluğu halka yıkmaktan öte bir şey yapmıyorlar.

Sayın Sağlık Bakanımıza soruyoruz. Sabah işine gitmesi gereken ve metropollerde yaşayan insanlar metrobüslerde, otobüslerde, dolmuşlarda, 1.5-2 metrelik mesafeyi nasıl koruyacaklar? Biz söylüyoruz yapmıyorlar söyleminiz havada  kalmıyor mu ?

Pandeminin ilk dönemlerinde çok daha az sayıda hasta var iken yasaklar getiren, kısıtlamalar öneren, sokağa çıkma yasağı ilan edilmeli diyen bilim kurulu ve temel ihtiyaç maddeleri üretenler ve sunanlar hariç kısıtlama getiren Sağlık Bakanı, mevcut durumu hangi bilimsel gerekçeyle açıklayabiliyorsunuz?

Kalabalıkları bir araya getiren etkinlikleri bizzat düzenleyenler! Daha önce yasak koymanızı nasıl açıklıyorsunuz?

Hastaneler alarm vermektedir. Filyasyon yeterince yapılamamaktadır. Covit-19 lu hastaların ihtiyaçlarını karşılamayıp ASM lere yönlendirilmesi ile ilk başvuru yerimizde neredeyse bulaş kaynağı halini almıştır. Tüm servisleri kapatıp, Covit-19 dışı tedavi bekleyen hastaların tedavilerini erteleyip tüm servisleri covid-19 servisi yaparak yatak kapasitemiz vardır söylemeniz istatiksel oyalanmadan ibarettir. Sorunun büyüklüğünü kapatamamaktadır.

Sivil toplum kuruluşu olarak bu duruma sessiz kalmamız mümkün değildir.

Bu gidiş iyi gidiş değildir. Halkımıza, devletimize, ekonomimize zarar vermektedir.

Sağlık çalışanlarımızı kaybediyoruz.  Onların yakınlarını kaybediyoruz. İnsanlarımız ölüyor. Başarılıyız söylemini bir kenara bırakıp, bilimin ışığında hareket etmeye mecburuz.

Bilgi birikimimiz, geçmişten gelen tıp ilmi nosyonumuz halkımızı toplumsal bağışıklık kaderine sürükleme aczini asla kabul etmeyecektir.

Pandeminin ilk dönemlerinde uygulanan tedbirleri ve hatta daha fazlasını siyasi erk uygulamaya geçirmelidir.

 

-Sağlık çalışanları için Koruyucu ekipman ve korunaklı ortam sağlanması şarttır. Bu mücadelede bir tek sağlıkçının kaybı bile halk için daha büyük kayıplara sebebiyet verecektir.

-Pandemi mücadelesi sahada kazanılır. Filyasyon ekipleri ve birinci basamak sahada aktif çalışanlardır. Etkin pandemi mücadelesi için Bilim Kurulunda Aile Hekimliği Akademisyenleri ve aile hekimliği çalışanlarını temsil eden sivil toplum kuruluş temsilcileri mutlaka yer almalıdır.

-Öncelikle rutin yapılan test sayıları (sporcu, yurt dışı çıkış vs ) ve başvuran kişilere yapılan test sayısı ve pozitif  test  sayısı aleniyet ilkesi ile açıklanmalıdır.

-Sağlık çalışanlarına da rutin test yapılmalı ve pozitif çıkanların tedbirleri ve izolasyonu vatandaşa uygulandığı kurallarla aynı olmalıdır.

– Test yapanın sağlığını koruyacak önlemleri alarak açık alanlarda test merkezleri kurulmalı, öncelikle şikayeti olan ve   isteyen herkese test yapabilecek seviyeye ulaşılmalı, test sonuçları kıstas konulmaksızın açıklanmalıdır.

-Covid pozitif test sonuçları için renklendirme uygulaması terkedilmeli ve  rakamsal değerlerle sokak sokak paylaşılmalıdır.

-Evde izolasyonu mümkün olmayan vakalar için izolasyon merkezleri oluşturulmalı, pozitif ve temaslı vakalar  yerinde  takip edilmelidir.

-Zaruri ihtiyaçlardan çalışanlar hariç, tüm halkı kapsayan en az 14 günlük tam izolasyon tedbirleri uygulanmalı, çalışanların ve işverenlerin maddi kaybı kamu tarafından karşılanmalıdır. En az 14 günlük ara sağlığımızın ve ekonomimizin gücüne güç katacak ve kamu zararı oluşmayacaktır.

Önermelerimiz bilinendir.

Hasta ve pozitif vaka sayısı çok daha az iken bilim kurulunun ve sayın Bakanın söylediği tedbirlere bir an önce yeniden geçilmelidir.

Zamanlama önemlidir.

Aklın yolu tektir.

Vakit geçti geçiyor.

Covit-19 u meslek hastalığı olarak saymadınız.

Bu hastalıktan sağlık çalışanlarımızı kaybetmeye devam ediyoruz.

İnsanlarımızı kaybediyoruz.

Yitip gidiyoruz.

Buna dur deyin.

Sizin elinizde…

”Ya  hep birlikte  Ya da hiç birimiz’’

AHESEN Yönetim Kurulu