Medyada yer alan haberlere göre okul çağı çocukluk aşıları 1 Temmuz 2020’den itibaren aile sağlığı merkezlerinde yapılacağı belirtilmiştir. Şöyle ki ;
1- Halen ilköğretim 1.sınıfta okullarda uygulanan KKK ve DaBT-İPA aşılarının, 1 Temmuz 2016 tarihinde doğanlardan başlamak üzere 48.ayına girmiş olan tüm çocuklara *Aile Hekimliği Birimlerinde uygulanmasına*, söz konusu uygulamaya 1 Temmuz 2020 tarihi itibarıyla başlanmasına,
2- Halen ilköğretim 8.sınıfta okullarda uygulanan Td aşısının, 1 Temmuz 2007 tarihinde doğanlardan başlamak üzere 13 yaşına (156 ay) girmiş olan tüm çocuklara *Aile Hekimliği Birimlerinde uygulanmasına*, söz konusu uygulamaya 1 Temmuz 2020 tarihi itibarıyla başlanmasına,
3- İlköğretim 1.sınıfta okullarda uygulanmakta olan KKK ve DaBT-İPA aşılarının uygulanacağı yaş grubunun değişmesi nedeniyle; 1 Temmuz 2016 tarihinden önce doğmuş ve halen ilköğretime başlamamış, dolayısıyla da KKK ikinci dozu ve DaBT-İPA aşısı uygulanmamış olan bir ara kohort oluşacağından; bu gruba, söz konusu aşıların, 2020-2021, 2021-2022 ve 2022-2023 eğitim ve öğretim dönemlerinde, 1. sınıfta, *okullarda uygulanmasına* devam edilmesine karar verilmiştir.

Kişiye koruyucu sağaltıcı ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini sunan aile hekimliği çalışanlarının kayıtlı kişilerine bebek ve çocukluk çağındaki ve yetişkin dönemdeki bağışıklama hizmetlerini sunmaları aile hekimliği uygulamasının temelidir. Ancak asıl işimizi yapmamız için acilen ve takvim içerisinde bazı düzenlemenin yapılması kaçınılmazdır.

1- Kayıtlı kişi sayısı 900-2000 bandına çekilmeli ve katsayı düzenlemesi ile aile hekimliği çalışanlarına maddi kayıp yaşatılmamalıdır.
2-Pandemi sürecinde 1. ve 8.sınıflar hariç okul izlemleri kaldırılmalıdır.
3-Gerek tedavi edici gerekse koruyucu sağlık hizmetleri kesinlikle randevu ile verilmeli ve bu konuda Bakanlık gerekli ve makul sürelerde randevu verecek alt yapıyı etkin kullanılacak şekilde düzenlemelidir.

4- Tıbbı gerekçeleri ve mevzuat düzenlemeleri yapılmayan sağlık raporları derhal sonlandırılmalıdır. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü onayı olmaksızın hiçbir kuruma gereksiz rapor istem keyfiyeti verilmemelidir. Verilecek sağlık raporları ile ilgili tek yetkin kurum Sağlık Bakanlığı olmalı ve raporların içerikleri sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve Bakanlık bürokratlarından oluşan kurul tarafından oluşturulmalıdır. Alt yapı çalışmalarının ivedilikle tamamlanıp ehliyet, işe giriş, yivsiz av tüfeği, akli meleke, yurt, okula giriş gibi tüm sağlık raporları,tetkik ve görüntüleme yöntemlerini bünyesinde barındıran hastanelerde açılacak rapor polikliniklerinde verilmelidir.

5-Aile hekimliği birimlerindeki hekim ve aile sağlığı çalışanı açığı bir an önce giderilmelidir. Aile hekimliği çalışanlarının yıllar içinde uğradığı özlük hakları ve maddi kayıpları telafi edilmeli ve özellikle aile sağlığı çalışanı açığının giderilmesi için aile sağlığı merkezleri cazip hale getirilmeli gerek hak ediş gerekse vekalet durumundaki ücretlendirmeleri güncellenmelidir.
6-Mevzuat gereği her üç birime bir sağlık çalışanı verilmeli ve kapsamı bir ve iki birimli aile sağlığı merkezlerini kapsayacak şekilde genişletilmelidir.

7- Okul çağı çocukluk aşılamalarında görev alan ilçe sağlık müdürlüğünde görevli personeller derhal toplum sağlığı merkezleri bünyesinde açılacak misafir hasta polikliniklerinde görevlendirilmeli, filyasyon çalışmalarına devam edilmeli ve anılan teknik personel sadece sağlık hizmetlerinde görev almalıdır.
8-Aile sağlığı merkezlerince sürdürülecek okul aşılamalarının ek iş yükü getirmesi kaçınılmazdır. Aşıların saklanması , uygulanması ve bürokratik işlemlerinin getireceği ek yük hak edişlere yansıtılmalıdır. Okul aşılama ve izlemleri katsayısı en az 1.6 olarak hesaplanmalıdır.

Önermelerimizin ivedilikle karşılık bulması aile sağlığı merkezlerinin kaliteli koyucu ve tedavi edici sağlık sunumu için elzemdir.  Taleplerimiz karşılanana kadar takipçisi olacağız.
AHESEN YÖNETİM KURULU